enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpdenizli haberdenizlikazaiyi partideva partisitdp
DOLAR
34,4233
EURO
36,4114
ALTIN
2.839,35
BIST
9.469,13
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli
Az Bulutlu
21°C
Denizli
21°C
Az Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Az Bulutlu
15°C
Pazar Az Bulutlu
17°C
Pazartesi Açık
19°C

Ardıç: Bu böyle gitmez, hekimler isyan halinde!

Ardıç: Bu böyle gitmez, hekimler isyan halinde!
talip gsm
24.02.2022 12:01
A+
A-

Denizli Tabip Odası Başkan Adayı Prof. Dr. Fazıl Necdet Ardıç basın toplatışında neden aday olduğunu açıkladı. Prof. Dr. Fazıl Necdet Ardıç, “bütün dünyada var olan serbest çalışma haklarını kısıtlayıp ya sermayenin ya da kamunun çalışanı olmaya zorluyoruz. Bu böyle gitmez. Hekimler isyan halinde” dedi.

Denizli Tabip Odası Başkan Adayı olduğunu sosyal medya üzerinden duyuran, Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hastanesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fazıl Necdet Ardıç Denizli Gazeteciler Cemiyetin’de düzenlediği basın toplantısıyla neden aday olduğunu açıkladı.

Denizli Tabip Odası Başkanı Prof.Dr. Rıza Hakan Erbay, odanın eski başkanı Prof.Dr. Gökhan Önlem ve Dr. Meral Alten ile birlikte düzenlediği basın toplantısında hekimlerin yaşadığı sorunları dikkat çeken Ardınç, görev alacak arkadaşlarla ve projelerimizle tanıtım toplantımızı 14 Mart haftasında yapacaklarını ifade etti.

Çağdaş Hekimler grubunun aday olduğunu belirten Prof. Dr. Fazıl Necdet Ardıç  Bizler hiçbir dogmanın esiri olmayan hekimleriz, bilimin ışığı her zaman en önemli yol göstericimiz.

Bizler ülkemizde yaşayan insanların birliğine, mutluluğuna, geleceğe olan inancına değer veren insanlarız.

Bizler ettiğimiz yemine sadık hekimleriz: insanlarla aramıza yaş, hastalık ya da engellilik, inanç, etnik köken, cinsiyet, milliyet, politik düşünce, ırk, cinsel yönelim, toplumsal konum ya da başka herhangi bir özelliğin girmesine izin vermeyiz.

Bizler Türk Tabibler Birliği Kanunun bizlere verdiği hak ve sorumlukları bilen, bunları gerçekleştirmek için emeğini harcamaktan kaçınmayan, doğru bildiğini savunmaktan korkmayan insanlarız.

Bizler mesleki dayanışmanın, kardeşlik seviyesinde olduğuna inanan hekimleriz.

Prof. Dr. Fazıl Necdet Ardıç Tabip Odası Başkanlığı seçimlerine aday olmaya iten nedenleri paylaştı.

“Ben 33 yıllık bir hekimim. Sağlık sisteminin her kademesinde çalıştım. Acil servislerde, ambulanslarda, Devlet hastanelerinde ve Üniversitede görev yaptım. Öğrenci oldum, asistan oldum, pratisyen oldum, uzman oldum, hoca oldum. Çalıştığım konum itibariyle her zaman yeni yetişen gençlerle beraberim. Hekimlerin her kademede çalıştığı şartları, motivasyonlarını, hayal kırıklıklarını ve umutlarını biliyorum. Son yıllarda giderek artan oranda ülkemizin elindeki bu değerli insan kaynağını umarsızca harcaması beni kahrediyor.

Çevrenizdeki kurumlara, organizasyonlara bakın, hangi alanda bütün meslek mensupları en az yüksek lisans yapmış elemanlardan oluşuyor?

Herhangi bir hastaneye gittiğinizde orada çalışan uzman doktorların hepsinin doktora eşdeğerliliğinin olduğunun farkındamısınız?

Bu seviyede eğitim almak kolay mı sanıyorsunuz? Devletin sağladığı olanaklar klişesini söylemeyin bana.

Benim bütün meslektaşlarım geldikleri noktaya ilkokuldan itibaren onlarca yarışı kazanarak, tırnaklarıyla kazıyarak, kendilerinin ve ailelerinin büyük fedakarlıkları ile geldiler.

Şimdi ne yapıyoruz?

Ona saldırmayı, şiddet uygulamayı sıradan bir üçüncü sayfa haberi haline getiriyoruz. Önce şok şok şok bütün haberlerde, sonra! Arka kapıdan serbest bırakılanlar, ertelenen cezalar, umursamayan yöneticiler, unutulan gözü yaşlı anne babalar, eşler, çocuklar.

Hekimi sağlık sisteminin ana unsuru olmaktan çıkarıyoruz, ne ne düşündüğünü soruyoruz, ne de önerilerini dinliyoruz. Otomasyon sistemleri kurunca, görkemli binalar yapınca, teknolojik aletlere döviz ödeyince sağlık sistemi yaptık zannediyoruz. Sonra kurulan sistem çuvallayınca, insanlar maddi manevi zarar görünce suçlu kim? Hekim.

Bütün gelişmiş ülkeler özlük haklarını alınan eğitime ve verilen emeğe göre şekillendirirken biz hekimi sıradan memur kademelerinin içine gömüp kendini bilmezlerin oyuncağı haline getiriyoruz. Geçim derdine giren insanları birbirine kırdırıp, sonra da onları destekliyoruz diye nutuk atıyoruz. Bütün dünyada var olan serbest çalışma haklarını kısıtlayıp ya sermayenin ya da kamunun çalışanı olmaya zorluyoruz.

Bu böyle gitmez. Hekimler isyan halinde. Birleşmenin ve harekete geçmenin önemini hızla anlıyorlar.

Bu yüzden birbirleriyle dayanışma içinde olmaya, yeniden örgütlenmeye çalışıyorlar.

Türk Tabibler Birliği kendi yasası olan çok önemli bir kurum ve örgütlenme.

Bu yasanın temelini yerel tabip odaları oluşturuyor, güçlü yetkileri ve olanakları var.

Biz buradayız, Denizli’de yaşıyoruz ve çalışıyoruz. Bulunduğumuz yeri değiştirebilmek bizim elimizde. Yasaların bize verdiği gücü kullanabiliriz.

Ne yapabiliriz?

Hekime karşı şiddet ilk ve en önemli sorunumuzdur. Bu sorunla mücadelede merkezi desteği beklemeden maddi, manevi ve hukuki bütün aksiyonları oda olarak kullanmalıyız.

Hekimlerin kurduğu bütün örgütleri biraraya getirmeliyiz. Politikaların saptanmasında, geleceğe yönelik önerilerin ve reaksiyonların belirlenmesinde geniş katılımla hep beraber olmalıyız.

Hekim hasta ilişkisinde sağlık sisteminin yarattığı sorunları çözmek için şikayet ve dava gibi aksiyonlara alternatif daha kolay ve hızlı üçüncü bir yol oluşturmalıyız.

Bir hastalığın veya hasta grubunun sağlığını iyileştirmek, toplumsal farkındalığı arttırmak için çalışan bütün sivil toplum kuruluşları ile sağlık sisteminin aksayan yönlerine çözümler üretmeli ve toplumsal sağlık eğitimini hızlandırmalıyız.

Denizli özelinde sağlık sisteminin bütün basamaklarını, çalışan ve hasta gözünden irdeleyecek bilimsel çalışmalar yaptırıp, uygulanabilir pratik çözümler üretilmesini sağlamalıyız.

Bunların uygulanması için sivil toplum kuruluşlarının ve kamuoyunun desteğini sağlamalı, yerel ve merkezi yönetim sorumluları ile iletişime geçmeliyiz.

Türkiye geneline mücadelemizle, önerilerimizle örnek olmalıyız.

İşte bunlar benim ve çalışma arkadaşlarımın motivasyonları.

Sağlık hizmetinin verildiği bütün basamaklarda çalışan tüm hekimlerin katıldığı, birlikte hareket eden, şehirle bütünleşik, sorunların çözümünde proaktif rol alan, güçlü bir tabip odası için yola çıktık.

Umarım meslektaşlarımın teveccühünü kazanır ve düşündüklerimizi gerçekleştirme fırsatı buluruz.

Denizli Takip

 grafiktasarım
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.