Eğitim-İş Denizli Şube Başkanı Namık Kemal Aydoğan, “binlerce üniversite öğrencisinin eğitimleri süresince aldıkları öğrenim kredisinin geri ödemesi altında ezilmekte olduğunu belirterek, öğrenim kredisi ticari krediler gibi değerlendirilmemeli ve kredilerini ödeyemeyince icralık duruma düşürülmemelidir. Öğrenim kredi borcunun faizi derhal silinmelidir” dedi.
Eğitim-İş Denizli Şube Başkanı Namık Kemal Aydoğan 350 bin den fazla öğrencimizin hayatları, adreslerine gelen icra mektuplarıyla daha da zorlaştığını ifade etti.
Eğitim-İş Denizli Şube Başkanı Namık Kemal Aydoğan açıklamalarına şu şekilde devam etti;
Bir ülkenin gelişmişlik ölçütlerinden en önemli olanı yetişmiş eğitimli kadrolarına nasıl sahip çıktığıdır.
Eğitim sistemimizin sürekli değişmesi, kalıcı bir devlet politikasının oluşturulamaması öğrencilerimizi hedeflerinden koparmakta, hayallerinden uzaklaştırmaktadır.
Çocuklarımız lise çağlarından itibaren Avrupa, Amerika gibi dış ülkelerde hayatını kurmayı hedefler haline gelmiştir. Bunun sebebi gençlerimizi sağlıklı bir şekilde yetiştiremeden oldubittiyle hayata başlatmaktan, onlara güvenceli bir çalışma ortamı sağlayamamaktan kaynaklanıyor.
Üniversite öğrencilerimiz bu kadar plansız ve günübirlik politikaların kıskacında lisanslarını yükseköğrenimlerini tamamlıyorlar. Bu süreçte ailelerimizin ekonomik durumları yetersiz olunca burs ya da kredi destekleriyle diplomalarına ulaşabiliyorlar.
Geleceğimizin güvencesi olan gençlerimiz yalnız bırakılmamalı.
Sosyal devlet ilkesini işletmeyen AKP hükümeti ailelerimizi ve öğrencilerimizi mağdur etmekte, üniversite öğrencilerimizi artan enflasyon karşısında koruyamamaktadır.
Bugün binlerce üniversite öğrencimiz eğitimleri süresince aldıkları öğrenim kredisinin geri ödemesi altında ezilmektedir. Öğrenim kredisi ticari krediler gibi değerlendirilmemeli, devlet güvencesi altında olmalıdır. Mezun olunca uzun yıllar iş bulmakta zorlanan genç arkadaşlarımız ve aileleri, kredilerini ödeyemeyince icralık duruma düşürülmemeli.
350 bin den fazla öğrencimizin hayatları, adreslerine gelen icra mektuplarıyla daha da zorlaştı. Bugün aylık 850 lira öğrenim kredisi kullanmış olan öğrencimiz aylık 2 bin 500 lira geri ödemeyle karşı karşıya kalmaktadır.
Öğrenimi boyunca 28.000 lira kredi kullanan bir öğrencinin geri ödemesi 70 bin lira ile 92 bin lira arsında değişmekte.
Bu arkadaşlarımız düzenli bir işe giremedikleri için bu kredileri ödeyememekte. Bu borçları nasıl ödesinler?
Kısa vadede öğrenim kredi borcunun faizi derhal silinmelidir.
Futbol kulüplerine, mütaahhitlere her türlü “yapılandırma” desteği sağlayan AKP hükümeti üniversite öğrencilerimizi daha fazla ezmemeli, icra mektuplarıyla Z kuşağını hizaya getirme anlayışından vazgeçmelidir.
Eğitimiş olarak Eğitim Fakültesindeki öğretmen adayı üniversitelilerimize ekonomik ve sosyal destek vermeye devam ediyoruz. Devletimiz sosyal devletin gereği olarak Anayasamızın emrettiği eğitim hakkını dolaylı olarak gasp etmemelidir.